Yazdıklarımız, yazacaklarımızın habercisi, bizim giysilerimizdir. Giyinmeyi öğrenme duygusu gelişirken toplumsal yanlışlar bizi farklı kıyafetlere sokar.En yakışanı bulduğumuz gün ise olgunluk dönemimizdir. Acizane tavsiyem yakışanı erken yaşta keşfedebilme yeteneğinden ziyade, onu üstüne yakıştırabilme zerafetini yakalayabilmektir.
Zorla güzellik olmaz. Bu söz ; Güzele yönelebilmenin tarifsiz zorlamasının, istemsiz kaçışıdır. Kişi kendine has giysisini , doğduğu topraklarda gelişirken seçer . Bu bazen ozanın dediği gibi güneşin altında ,Çukurova da Pamuk toplayan Mevsimlik işçinin ısıdan korunma adına sarıldığı giysisi, Bazen de madende, kömür karası gözlerinin görünesi dışı , sedye beyazı çarşafıdır. Ülkemde tekstil ürünleri gelişimi bu sanayi ye verilen desteğin 80 yıllarda artan koruma kalkanının gelecek yıllara yansımalarının ‘’Cin ,peru ,Şeytan’’ biçimi Çin sanayi devinin artan girdisi ile bozulmuş. İkinci el makineleri Sıfır gibi getiren uyanık tekstilcilerimizin Kıyafetleri İtalyan modası ama, üzerilerine biraz büyük ve bol gelerek bugünün kesimine uyamamıştır.Artan kredi bedelleri üzerinden alınan o günün Motor yatları şişmiş Feretti’ ler,Prenses’ler piyasayı doldurmuştur.
Günümüzde bu yansıma Arazilerin sınırsız talanı ile ,onlar üzerine giydirilen ,yada giydirilmek istenen kıyafetlerin Ellerinde patlayacağı ,bol bol reklamlarla birilerinin söylediği gibi, faizi ben öderim, gel sen al misali, satış hızlarının artacağını sanan aslında yarınlarını yok eden, tabiat düşmanlarına verilen giysidir . Bu giysi bizden önce doğada giydirilmiş ve bizden üstün yeşilin ,bize döneceği ,erozyon cevabı olacak biçimdedir.
İnsan ,düşünen canlı ve diğer tüm yaşayan canlıların içinde ise ‘’,İnanan yalancıdır’’ Kendi giysisini seçerken tercihlerini egosundan yana kullanır . Diğer canlılarsa yakışanı düşünmeden , doğasından,bulunduğu ortamın ona yakıştığı şekliyle genetik güzelliği ile taşır ve yaşar.
İnsan ,İnsan olalı tüketmiş ve bu dünyanın ona sunduğu tüm güzelliklerin sonsuz ve onun olduğunu sanmıştır.
Giysimizin Tek olduğu mantığından hareketle bedenimizin ,ruhun giysisi olduğunu unutmamalı onu geleceğe taşırken , Çuval muamelesi yapmamalı ,yapmak isteyen örtünme meraklılarına , Çıplak geldik ,çıplak gideceğiz deme cesaretini göstermeliyiz.
,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder