23 Şubat 2015 Pazartesi

Yediden yetmişe herkes  siyaset konuşuyor.
 Bu ülkenin kaderi  ekonomik, sosyal  doyumsuzlukların  her ortamda siyaset ile sanki takım tutar mantığı içinde sürekli  tartışan bilen,bilmeyen,yeterli,yetersiz her  vatandaşın konuşma içinde çözüm arar biçimde, sadece kendini rahatlattığı bir ruh haline dönüştüğü gerçeğimidir. Ülkemin insanları  üç çocuk yaparak geleceğe eğitim,barınma,sağlık ,gelecek kaygısı olmayan bir devlet güvencesi altında bakabildikleri gün, bu konuşmalar siyasilerin sadece günlük dertlere hızlı çözümler üreten pratik zeka kıvılcımlarını birbirleri ile yarıştıracaları bir ortamı sağlayacaktır.

Babalarımızın, vahşi  kapitalizmin  sömürdüğü dünya düzenine her görüş ve bakış açısında dur diyebilme cesaretimizin  olması adına ,direnmeleri  ,bugünün biz baba bireylerinde de devam eden ayni söyleminin  sanki  hiçbir şeyin değişmediğinin  aynadaki  yansımasıdır. Anadolu  toprakları bolluğun,zenginliğin ve tüm inançların geçiş yolu olarak  yüzlerce medeniyete ev sahipliği yapmış,birbiri üzerine binen bilgi birikimini icraata dönüştürmede başarısız olsa da her durum için söyleyecek sözü olan bireyler yaratmıştır.

 Toplumumuz  bu çeşitlilik içinde birleştirmeyi  Din,Etnik köken,siyasal düşünce üzerinden yapmaktan  vazgeçtiği gün , sorunların azaldığı ve sadece  bireylerin değerli olduğunu anlayacağı bir harmoni  sürecini yakalıyacaktır. Bunun tek birleştirici unsuru ise Laiklik ve laiklik üzerine oturmuş Hukukun Üstünlüğüdür.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder